Güçlü Avrupa için Türkiye şart
Kopma noktasına gelen Türkiye-Avrupa ilişkilerinde yeni dönem yaşanıyor. Ankara’nın duruşunda değişiklik olmamasına rağmen Batı hızla Türkiye’ye yanaşıyor. Uzmanlar: Türkiye, Suriye, Kudüs ve İran krizlerinde oyun kurucu olurken AB Ortadoğu’da varlık gösteremiyor. Avrupa’nın küresel güç olmasının yolu Türkiye’den geçiyor.
Geçen yıl kopma noktasına gelen Türkiye ve AB ilişkileri, Almanya ve Fransa ile liderler bazında görüşmelerin ardından yeniden bahar havasına bürünürken, Türkiye başta FETÖ ve PKK’yla mücadele ile vize muafiyeti konularında somut adımlar da atılmasını bekliyor. Türkiye’nin duruşunda bir değişiklik olmamasına rağmen AB’den gelen olumlu sinyallerin nedenleri arasında başta Suriye, Kudüs, Katar ve İran krizlerinde de görüldüğü üzere ‘Avrupa’nın Türkiyesiz Ortadoğu ve dünya siyasetinde etkili olamadığı’ gerçeğinin etkiliği olduğu kaydedildi.
GABRİEL’DEN TÜRK ÇAYI
Önce Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’yla Antalya’da bir araya geldi. Ardından medyasının tepkisine aldırış etmeyen Gabriel, Almanya’da bir araya geldiği Çavuşoğlu’na evinde elleriyle Türk çayı ikram etti. Alman basınında terör örgütleri FETÖ ve PKK ile mücadele edilmesi konusunda Türkiye’nin talepleri doğrultusunda adım atılması gerektiği konusunda haberler çıkmaya başladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Alman mevkidaşı Frank-Walter Steinmeier ile telefonla görüşmesi ve Fransa Devlet Başkanı Emmanuel Macron’la Elysee Sarayı’nda gelecekte birlikte çalışmaya yönelik pek çok ikili anlaşmaya imza atması, ardından AB Komisyonu Başkanı Jean Claude-Juncker’ın “Türkiye ile konuşmayı sürdürmeliyiz” sözlerinin gelmesi dikkat çekti. Henüz bir yıl önce Avrupa Parlamentosu (AP) Türkiye Raportörü Kati Piri ‘Türkiye’yle AB üyelik görüşmelerinin dondurulmasını’ gündeme getirirken Avrupa ile Türkiye’nin bugünlerde karşılıklı ılımlı mesajların verdiği görüldü.
Türkiye-Almanya ilişkilerinde ılımlı açıklamalara ve buna karşın Türk-Alman medyasında bu yakınlaşmayı engellemeye yönelik girişimlere dikkat çeken Avrupa Türk Demokratlar Birliği (UETD) Başkanı Zafer Sırakaya, şunları söyledi:
FETÖ SORGULANIYOR
“Alman ve Avrupa medyasında FETÖ’nün sadece bir STK yapısı olmadığının en azından sorgulanmaya başlandığını ve siyaset gündeminin yumuşadığını görüyoruz ki bu önemli bir adım. Bu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın işaret ettiği noktaya yaklaşıldığını gösteriyor. Her iki ülkenin birbirine ihtiyacı var. Enerji ithalatı ve ihracata bağlı olan Alman ekonomisi için Türkiye ilişkiler, mülteci sorunu gibi diğer konularla birlikte çok önemli. Türkiye üzerine düşen her şeyi yaparken Almanya ve Avrupa’nın FETÖ, PKK, DHPKC ile mücadele ve Gümrük Birliği’nin güncellenmesi gibi konularda Türkiye’nin beklentilerine yanıt vermelidir. İki tarafta, kazan kazanla kazanacaktır.”
‘AB sorunlarını aşmak için Ankara’yla hareket etmeli’
AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, Türkiye’nin bu yakınlaşmada başta Almanya olmak üzere Avrupa’dan PKK ve FETÖ ile mücadelede somut adımlar atılmasını beklediğini vurguladı. “Çavuşoğlu ve Gabriel’in karşılıklı ziyaretleri çok önemli gelişme. Ama PKK’nın sadece sokak eylemlerinin değil haraç toplaması ve dernek adı altında faaliyetlerine, 15 Temmuz’un darbeci subaylarının iadesine el atılmalı” diyen Yeneroğlu, Türkiye-Almanya-Fransa hattındaki olumlu havanın nedenleri arasında Türkiye’nin Suriye, Katar, Kudüs ve İran krizlerinde oyun kurucu olurken AB’nin Ortadoğu’da hiçbir varlık gösterememesinin de etkili olduğuna dikkat çekti. Yeneroğlu, şöyle devam etti: “AB’nin stratejik sorunlarını aşması, kendi içlerine hapsolmamaları için Türkiye ile birlikte hareket etme ve ortak bir nokta bulma zorunlulukları olduğunu biliyorlar. ‘Üyelik gibi sorunlu konuların görüşmesini erteleyelim ama güvenlik ve ekonomi konusunda işbirliğini geliştirelim’ diyorlar.”
ALMAN DEVLETİ ÇUKURDAN ÇIKMAYA ÇALIŞIYOR
‘Üslupta düzelme ve medeni ilişkilere yakışan bir dil kullanma çabasına’ rağmen Avrupa-Türkiye ilişkilerini ‘pozitif’ yorumlamak için erken olduğunu belirten AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, Gümrük Birliği ve Brexit benzeri süreçlere ve terör örgütü üyeliğinden tutuklanmış Alman vatandaşlarının durumuna yönelik açıklamalara ve Türkiye düşmanı yayınlara da dikkat çekti. Külünk, şunları söyledi:
ADIM ATMALILAR
“Kronik bir Erdoğan düşmanlığı kampanyasına yenik düşen Alman siyaseti ve devlet aklı hızla bu çukurdan çıkmaya çalışmakta ancak çevresel etkilerden ve kendi kamuoylarında yarattıkları seviyesizlikten kurtulmanın yollarını aramaktadır. Türkiye’den bekleyecekleri bir adım yoktur. Tam aksine Türkiye’ye karşı atacakları, atmaları gereken birçok adım var. Türkiye’nin ne Almanya’yı ne de Avrupa’yı bekleyecek, ‘nazlanacak’ lüksü ve zamanı yoktur. Türkiye güçlü lideri Erdoğan’ın liderliğinde 2023 hedeflerine kararlı ve emin adımlarla yürüyüşüne devam etmektedir. Küresel ve bölgesel hedeflerimize ve bölgesel barış için çabalarımıza, başkalarının kafa karışıklığı sebebiyle ara veremeyiz. Yeni Türkiye’yi anlayan ve gelecek için birlikte çalışmak isteyen bir Almanya ve Avrupa bizimde arzumuzdur ancak buna sadece bizim karar vermemiz ya da istememiz yetmemektedir.”
Kaynak:Star
Yayımlanma Tarihi: 10 Ocak 2018 Çarşamba