14. Olağan Genel Kurulumuzu büyük bir coşku ile gerçekleştirdik

Öz Gıda İş Sendikamızın 14. Olağan Genel Kurulu 20 Nisan 2019 tarihinde protokol, siyasi parti liderleri ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katılımlarıyla büyük bir coşku içerisinde Kızılcahamam’da gerçekleştirildi.

Genel Kurula, Genel Başkanımız Mehmet Şahin’in yanı sıra, HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Genel Başkan Yardımcıları Settar Aslan, Mustafa Toruntay, HAK-İŞ Genel Sekreteri Dr. Osman Yıldız, konfederasyonumuza bağlı sendikalarımızın başkan ve yöneticileri, MYK Başkanı Adem Ceylan , MYK Daire Başkanı Mehmet Ordukaya, TSE Başkanı Prof.Dr. Adem Şahin, TÜGiS Sekreteri Kaan Sidar, Sendikamız ve Hak İş Genel Sekreteri, Eski Çorum Milletvekili Agah Kafkas, Kars Milletvekili Selahattin Beyribey, Yıldız Holding Genel Müdür Yardımcısı Ahmet İnce, Hacı Bayram veli Üniversitesi Dekanı Prof.Dr. Gonca Bayraktar Durgun, Çaykur Personel Daire Başkanı Kamil İpek, Çizmeci Gıda San. İK Müdürü Ayhan Şen, Kellogg Med Gıda San.A.Ş. Ülke Direktörü Burcu Yazıcı, Sendikamızın Yönetim Kurulu Üyeleri, Teşkilatımızın Şube Yönetim Kurulu Üyeleri, delegeler ve basın mensupları katıldı.

Genel Kurulu sevk ve idare etmek üzere Divan Başkanlığına Agah Kafkas Divan Başkan Yardımcılığına Hizmet İş Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin, Öz Çelik İş Genel Sekreteri Hicret Bozoklu, Katip Üyeliğine Çorlu Kadın Kolları Başkanı Nigar Karagöz ve Gebze Şube Kadın Kolları Başkanı Neslihan Kapan getirildi. Divanın yerini almasının ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu.

14. Olağan Genel Kurul sıradan bir genel kuruldan öte Genel Başkanımız Mehmet Şahin'in davetlisi olarak şeref veren Türk Halk Müziği Sanatçısı Emel Taşçıoğlu, söylediği türkülerle genel kurul öncesi güzel ve farklı bir atmosfer yaşattı.

“1976’da başlayan “kutlu emek yürüyüşümüzün 14. Büyük adımını atıyoruz”
Genel Kurulda konuşan Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı ve Öz Gıda İş Sendikası Genel Başkanı Mehmet Şahin, Öz Gıda İş olarak sürekli hedeflerimizin çıtasını yükselterek, mazeret yerine çözüm üreterek sendikamızı gıda iş kolunun en büyük sendikası yapmayı başardıklarını belirterek, “Bugün 1976’da başlayan “kutlu emek yürüyüşümüzün” 14. Büyük adımını atıyoruz.  Kerameti hiçbir zaman kendimizde görmeden değişimin öncülüğünü sürdürebilmenin, özünü koruyarak kendini sürekli yenilemekten geçtiği hakikatini unutmadan hep ilk günkü heyecanla mücadele ettik. Eksiklerimiz, hatalarımız elbette olmuştur. Bundan sonra da eğer bu kardeşinizin ülkesinin, sendikamızın ve çalışanlarının hayrına olmayan en küçük bir tavrını, davranışını, icraatını, sözünü duyarsanız, yanlışını görürseniz mutlaka ikaz edin ve gereğini yapın. Bu benim sizin üzerinizdeki hakkımdır” dedi.

“Üyelerimiz için birçok yeni hizmet ürettik”
Şahin, “faaliyetlerimizi icra ederken, kıyamet gününde mutlaka rabbimiz tarafından hesaba çekileceğimizi bir an dahi aklımızdan çıkarmayarak yapmaya çalıştık. Üyelerimiz için birçok yeni hizmet ürettik. Harcında emek, alın teri, birlik ve dayanışma olan yeni hizmet binamızı sendikamıza kazandırdık. Kurumsallaşma adına kişiye değil, sisteme ve kurallara bağlı bir yönetim modelini başarı ile hayata geçirdik. Elektronik Belge ve Dijital Arşiv yönetim sistemini sendikamıza entegre ettik. TÜGİS ortaklığıyla sınav ve belgelendirme merkezimiz MESYEB’i kurduk ve 29 Mart 2019 tarihi itibariyle TÜRKAK ve Mesleki Yeterlilik Kurumu tarafından 8 dalda sınav yapmak üzere yetkilendirildik. ÖZ GIDA İŞ dergimizi çıkartarak emek hareketine güçlü bir soluk getirdik. Üyelerimize birçok avantajlarıyla birlikte yaptıkları harcamalarda da indirim sağlayacak ‘SENDİKART'ı hayata geçirdik. TSE’ye başvurarak İSO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi belgesini alan Türkiye’deki ilk işçi sendikası olma unvanını kazandık” diye konuştu.
 
“Sendikamız emek hareketinin yeni umudu ve güveni haline gelmiştir”
Sendikal hareketin kan kaybetmesine ve örgütlenmenin giderek zorlaşmasına rağmen, geçtiğimiz dönemde sürekli yükselen bir örgütlenme trendi yakaladık diyen Şahin, “Bugün yarım asırlık kutlu yürüyüşümüzün sonunda Türkiye’nin gıda iş kolunda en büyük işçi sendikası olmayı başardık. Sektörün en önemli amiral gemilerinden biri olan Aynes Gıda’da, Türkiye’de ilk defa TMSF’ye devredilen bir işyerinde örgütlenerek başarılı bir toplu sözleşme imzaladık. Ayrıca birçok önemli işyerinde başlattığımız örgütlenme çalışmalarında başarıya ulaştık ve güzel sözleşmelere imza attık. Öte yandan, Elvan Gıda’da, Bifa Bisküvide, BTA’da, CP Standart Gıda’da, Orkide Yağ’da, Perfetti’de ve Özgörkey’de başlattığımız örgütlenme çalışmalarında büyük mücadeleler verdik, eylemler yaptık” dedi.

Örgütlenmenin uzun, çetin ve meşakkatli ama bir o kadar da zorunlu olduğunu ifade eden Şahin, “Sendikamız emek hareketinin yeni umudu ve güveni haline gelmiştir. Kat edeceğimiz mesafelerle, elimizi uzatabileceğimiz, sesimizi ve sözümüzü ulaştırabileceğimiz mağdur çalışanlar bizleri bekliyor” şeklinde ifade etti.

“Ulusal ve uluslararası toplam 4 proje üzerinde çalışmalar yürüttük”
Öz Gıda İş olarak sosyal diyalog anlayışı çerçevesinde projeli çalışma kültürünü benimseyen bir sendika olduğumuzu vurgulayan Şahin, “Bu çalışma kültürü bizlere hem işçi-işveren ve kamu kesimi arasında sosyal diyalog mekanizmasını çalıştırma imkânı veriyor hem de yeni ortaklıklar kurarak üyelerimiz için daha etkin çalışmalar yapmamızı sağlıyor. Bu kapsamda Genel Kurulumuza kadar geçen 4 sene içerisinde projeler birimimiz tarafından ulusal ve uluslararası toplam 4 proje ile üyelerimizin eğitim ve mesleki yeterlilik çalışmaları için çalışmalar yürüttük. Kadın üyelerimiz ve temsilcilerimize sendikal mücadelede daha güçlü bir yapılanmaya kavuşabilmeleri için Mersin’de bulunan eğitim tesisimizde ve yurt çapında sendikal eğitimler verdik” dedi.

“İslam dünyası, sadece paramparça bir görüntü içinde olmakla kalmıyor, her yerde kardeşin kardeşi öldürdüğü vahim bir tablonun önümüze çıktığını görüyoruz”
Dünyanın toplumsal barometresinin yükseldiği, her an yeni küresel gelişmelerin ortaya çıktığı, hiçbir olaya ‘ilgisiz’ kalamayacağımızı ve kalmamamız gereken bir atmosferde genel kurulumuzu icra ettiğimizi belirten Şahin, “Günümüz dünyasına baktığımızda zulmün, katliamın, terörün, işkencenin ve daha nice dinimizce de kötülenmiş, yasaklanmış fiilin, dünyanın dört bir yanında, her gün, her an işlendiği bir dönemden geçiyoruz. Batıda giderek yaygınlaşan İslamofobi, kitabımız ve Peygamberimiz başta olmak üzere, tüm kutsallarımıza yönelik topyekûn bir saldırı haline dönüşüyor. Tüm bu gelişmelerin ışığında, batı dünyasında gittikçe güçlenmekte olan totaliter ve faşist eğilimli yönetimler, ordularını ve besleyip büyüttükleri terör örgütlerini üzerimize gönderiyor. Bunun neticesinde masum halk göçmen yollara düşmek zorunda kalıyor” diye konuştu.

“Milletimizin iradesine ve demokrasimize karşı yapılan darbe girişimini ve bu teşebbüste bulunan darbecileri unutmadık ve unutmayacağız”
Konuşmasında 15 Temmuz hain darbe girişimine de yer veren Şahin, “15 Temmuz’da ülke olarak yakın zamanda büyük bir tehlikeyi başarıyla püskürttük. Ülkemizin birlik ve beraberliğini tehdit eden, sadece kendi menfaatlerine hizmet eden ve kökleri dışarıda olan bu vatan hainlerinin tüm çabaları, aziz milletimizin dik duruşu karşısında akamete uğratılmış, tarihte pek çok örneği görüldüğü gibi milletin çelik göğsüne çarpıp afallamıştır. Buradan, ülke çapında askeri darbe girişimine tepki göstermek amacıyla sokaklara çıkarak, demokrasisine, vatanına, özgürlüklerine sahip çıkan, teşkilatımıza, üyelerimize ve halkımıza şükranlarımızı sunarız. Türkiye'de artık darbeler dönemi ebediyen kapanmıştır” dedi.

“Biz hem bulunduğumuz coğrafyanın jeostratejik önemi itibariyle hem de tarihsel geçmişimiz itibariyle sıradan bir millet değiliz”
Şahin Türkiye’nin ekonomik sorunlarına atıfta bulunarak, ya güçlenerek daha büyük bir ülke olacağımızı ya da küçülerek sıradan bir ülke olacağımızı vurguladı.  Tercihin bize bağlı olduğunu belirten Şahin, “Bu hedefe ulaşmak için biz daha çok çalışıp daha az konuşacağız.

Nasıl güçlü oluruz?
Bilgi ve teknolojide dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer alırsak...
Üretime ve ihracata dayalı güçlü bir ekonomimiz olursa...
Askeri caydırıcılığımız da ekonomimizle mütenasip şekilde güçlü olursa...
Ve daha demokratik ve daha çağdaş olursak,
İşte o zaman güçlü bir ülke oluruz” şeklinde konuştu.

“Çalışma hayatıyla ilgili yapısal sıkıntılarla karşı karşıyayız”
Türkiye’deki çalışma hayatı mevzuatıyla ilgili birtakım sorunlarla ve yapısal sıkıntılarla karşı karşıya olduğumuzu söyleyen Şahin, “Bunlar arasında kıdem tazminatı, emeklilikte yaşa takılanlar, kayıt dışı ekonomi, işsizlik, ücretler üzerindeki ağır vergi yükü ve örgütleme konusunda sendikaların önüne çıkartılan engelleri sayabiliriz” dedi.

Şahin, kıdem tazminatı sorununun mutlaka çözülmesini, kıdem tazminatını alamayan işçilerin haklarını tam olarak alması gerektiğini ifade etti. Yapılacak düzenleme ile mevcut işçi kardeşlerimizin kıdem tazminatı haklarının 1 milim dahi geriye götürülemeyeceğinin altını çizen Şahin, “Bu bizim olmazsa olmazımızdır. Kıdem tazminatındaki tavan da kaldırılmalıdır. Bunlar sağlanıyorsa geri kalan hususları konuşmaya hazırız. Aksi takdirde bütün meşru zeminlerde her türlü hak mücadelesini vermeye Öz Gıda İş camiası olarak hazır olduğumuzu buradan ilan ediyorum! Öte yandan emeklilikte yaşa takılanların hak kayıplarının giderilmesi için de hakkaniyetli yeni bir düzenleme yapılmalıdır” diye konuştu.

“İşçi ve emekçi üzerindeki ağır vergi yükü kaldırılmalıdır”
Türkiye’nin en büyük kanayan yaralarından birisi olan kayıt dışı ekonominin %33 düzeyinde olduğunu belirten Şahin, “Ülke ekonomisinin üçte biri kaçak. Çalışıyor, kazanıyor bir kuruş vergi ödemiyor. Çalışanlar ve emekçiler olarak üretimde, sanayide, hizmet sektöründe kayıt dışı çalışmanın en büyük faturasını biz ödüyoruz. Yine bizi yakinen ilgilendiren konuların başında ücretlerden alınan ağır vergi yükleri geliyor. İşçi ve emekçi üzerindeki vergi yükü son derece ağır. Bizim Hak-İş ve Öz Gıda İş olarak en önemli taleplerimizden, mücadelelerimizden birisi işçi ve emekçi üzerindeki bu ağır vergi yükünün kaldırılmasıdır. Sadece asgari ücret değil, tüm ücretlerin asgari ücrete tekabül eden kısmı gelir vergisinden muaf olmalıdır diyoruz” ifadelerini kullandı.

“Taşeron işçiliği sisteminin ortadan kaldırılmasında büyük bir azim ve kararlılık gösterdik”
Şahin, Taşeron meselesinde çok büyük bir adım atıldı. Uzun yıllardır devam eden ve modern köleliğe dönüşen taşeron işçiliği sisteminin ortadan kaldırılması konusunda büyük bir azim ve kararlılık gösterdik.
 
Hak İş’in önderliğinde mücadelemize yılmadan, kararlılıkla devam ettik. Hiçbir emek örgütünün cesaret edip örgütleyemediği, haklarını savunamadığı, yok saydığı taşeron işçilere sonuna kadar sahip çıktık.  Verdiğimiz kararlı mücadele ile 1 milyona yakın işçiyi kadrolarına kavuşturduk” dedi.

“Mevsimlik işçi arkadaşlarımız ömür boyu çalışsa da emekli olamıyor”
Mevsimlik İşçi meselesine de değinen Şahin, “henüz kayda değer adım atılmadı. Birtakım kazanımlar elde edildi ama bunlar yetersiz. 5 ay 29 gün olan üst sınır, 9 ay 29 güne çıkarıldı. Bu önemli bir adım. Belki bugün için bizi pek fazla rahatlatmıyor ama en azından önümüz açılmış oldu. Mevsimlik İşçilerin yasayla çalışma süreleri sınırlandırılmış vaziyette, fakat çalışmadıkları süre zarfında işsiz kabul edilmiyorlar. Ücretlerinden işsizlik fonu için kesinti yapılıyor ama iş akdi askıya alındığında ise, kendi kesintileri ile biriken işsizlik fonundan bir kuruş faydalanamıyorlar. Mevsimlik işçi arkadaşlarımız ömür boyu çalışsa da emekli olamıyor. Dünyada eşi benzeri görülmemiş bir adaletsizlik var. Hak-İş ve Öz Gıda İş olarak bunun acilen çözülmesini hükümetimizden talep ediyoruz” diye konuştu.

“Etkin üretim, helal kazanç ve adil paylaşım için çalışıyoruz”
Şahin, “Öz Gıda İş taşıdığı toplumsal sorumlulukla, toplumsal alanda sesini duyuramayanlardan, mağdur ve ezilmişlerden yana açık bir tavır alarak onurlu şekilde varlığını sürdüren “milletin efendisi, millete hizmet edendir” prensibinden hareketle en kapsamlı ve en etkin sendikalardan biri olmuştur. Daima üyelerimizin ve ülkemizin, dünyada hak ettiği, daha güzel yerlere gelebilmesi için, etkin üretim, helal kazanç ve adil paylaşım için çalışıyoruz. Bu makamda olduğum sürece, benim görüşüm ve duruşum sadece ve sadece, Öz Gıda-İş Sendikası üyelerinin hak ve hukukunun korunması ve artırılmasıdır.

Peygamber efendimizin, “Besmele ile başlanmayan her iş bereketsizdir.” Hadisini hatırlayarak, bütün bu saydığım ilkeler ışığında, bütün heyecan ve azmimizle yeni dönemde, yeni başarılar için, Bismillah diyoruz! Emeği geçen teşkilatımıza, temsilcilerimize ve bize olan güvenini esirgemeyen üyelerimize bir kez daha sonsuz teşekkür ediyorum” dedi.
 
“Öz Gıda-İş Sendikamız, HAK-İŞ’in Kurucu Sendikalarındandır”
Daha sonra konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelen Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Öz Gıda-İş Sendikamızın gıda iş kolunun önemli bir sendikası olduğunu belirterek, “Öz Gıda-İş Sendikamızın 14. Olağan Genel Kurulunun konfederasyonumuza, sendikamıza, ülkemize ve çalışma hayatına hayırlar getirmesini diliyorum” dedi.

Arslan, Öz Gıda-İş Sendikası’nın HAK-İŞ’in kurucu sendikalarından birisi olduğunu anımsatarak, “43. Yılında HAK-İŞ davasına inanmış, davasını sadece kendisine değil, örgütüne ve bütün işçi hareketine inandırma mücadelesi yapan Öz Gıda-İş Sendikası ve Genel Başkanı’na teşekkür ediyorum. Öz Gıda-İş Sendikamız, HAK-İŞ’in kurucu sendikalarından birisidir. Zor günler yaşasa da her zaman HAK-İŞ davasına gönül vermiş, destek vermiş ve dava bayrağının en önde dalgalanması için mücadele vermiş özel sendikalarımızdan birisidir” diye konuştu.

“Öz Gıda-İş’in HAK-İŞ’e Verdiği Desteğe Teşekkür Ediyoruz”
Öz Gıda-İş’in geçmişte HAK-İŞ Konfederasyonu’na vermiş olduğu desteklerden bahseden Arslan, “Öz Gıda-İş’in HAK-İŞ’e vermiş olduğu katkı ve destekler için kendilerine teşekkür ediyorum” dedi.

“Mevsimlik İşçilerin Sürekli Kadrolara Yerleştirilmesini İstiyoruz”
Rize ve ÇAYKUR meselesinin HAK-İŞ’in en önemli meselelerinin başında yer aldığını ve bu sorunların çözümü noktasında her zaman mücadeleye hazır olduklarının altını çizen Arslan, “ÇAYKUR’da yürüttükleri faaliyetlere de değinerek, “Sizler özellikle taşeron sisteminin sona erdirilmesi mücadelesi ve mevsimlik işçilerin kadroya geçirilmesi mücadelemizin yakın şahidisiniz. Bizler, mevsimlik işçilerimizin sürekli kadrolara yerleştirilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

Kurulduğu günden bu yana MYK’nin işçi kesimini HAK-İŞ’in temsil ettiğini söyleyen Arslan, “Öz Gıda-İş Sendikamızın gıda sektöründe eleman yetiştirilmesi konusunda standartların oluşturulması, onaylanması ve belgelendirilme merkezi oluşturulması büyük bir başarıydı. Bu başarının mimarlarını kutluyorum” dedi.

1 Mayıs’ta Şanlıurfa’dayız
1 Mayıs’ın tarihinden ve çalışanlar için öneminden bahseden Arslan, HAK-İŞ olarak bu sene 1 Mayıs’ı MEMUR-SEN ile birlikte kadim şehir Şanlıurfa’da kutlayacaklarını söyledi.  Arslan, “1 Mayıs’ı HAK-İŞ olarak meydanlarda güçlü bir şekilde anmalıyız. Bu iş bize düşüyor. Biz meydanlara çıktıkça birilerinin ideolojik 1 Mayıs dayatmaları da ortadan kalkacak. HAK-İŞ her zaman en çok katılımlı 1 Mayısları kutladı. Bu bizim için çok önemli” dedi.

Basın Bürosu
 
Yayımlanma Tarihi: 20 Nisan 2019 Cumartesi